Tüm Makaleler
Röportaj
Sektör
Başkan'dan
Sayı 60

YUM-BİR BAŞKANI İBRAHİM AFYON: “TÜKETİCİYİ KORUMANIN YOLU ÜRETİCİYİ KORUMAKTAN GEÇER”

YUM-BİR Başkanı İbrahim Afyon, yumurta sektörünün karşılaştığı zorlukları, maliyet artışlarını ve tüketiciyi korumanın yolunun üreticiyi desteklemekten geçtiğini anlatıyor.

Tüketicinin ucuz yumurtaya devamlı ulaşımı için üreticinin devamlı kollanması gerekir. Önümüzdeki süreçte devlet kademesinin tüketiciyi koruyabilmek için öncelikle üreticiyi kollaması gerektiğini düşünüyoruz. Yumurta Üreticileri Merkez Birliği (YUM-BİR) Genel Başkanı İbrahim Afyon, yumurta sektörünün 2020 yılından bu yana zor bir süreç geçirdiğini belirterek, son dönemdeki fiyat artışlarına ilişkin, “Yumurta fiyatının en makul seviyede gitmesi üreticinin kapasite düşürmemesine bağlıdır.” ifadelerini kullandı. Başkan İbrahim Afyon, Yumurta Dergisi’nin sorularına şu yanıtları verdi:

Yumurta sektörü, 2020 yılında başlayıp bu günlere kadar zor günler geçirdi. Sebebi dünya gıda ve hububat kriziydi. Türkiye’nin böyle bir sıkıntısı olmamasına rağmen dünyada artan stok çabası bizi olumsuz etkiledi. Dünya ve ülkemizde hızla artan emtia fiyatlarına, yumurta üretimindeki maliyetlerimiz de eşlik etti. Aynı oranda yükselmeyen üretici yumurta satış fiyatları “üretim” tarafını çok olumsuz etkiledi. Ama asıl sıkıntıyı, haksız kar marjından fedakarlık etmeyen satıcılar ve ekonomik kaygısı olan tüketicinin kaygısını “haber etkisi” üretmesi için dev aynasında yansıtan “kötü niyetli” medya oluşturmuştur.

FİYATLAR GİRDİ MALİYETLERİ VE KUR ARTIŞI İLE YÜKSELDİ

Yumurta fiyatlarında son dönemde yaşanan artışların nedeni nedir? Fiyatlardaki seyir bundan sonra nasıl olacak? Yumurta sektörü zor bir yıl geçiriyor. Bu yıl içerisinde yumurta üreticilerini en çok zorlayan hususlar neler oldu?

Açıklama durumunda olduğumuz 2 dönem var. Biri ani yükselen dövize bağlı girdi emtiaların hem kur hem değer artışlarına bağlı maliyet artışları, ikincisi ise emtia ve girdi fiyatlarının oturduğu dönemde hala zararda takılan üretici yumurta satış fiyatlarının maliyet çizgisine ulaşmasıdır.

Üreticinin bu sancılı döneminde Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) üreticiyi koruma politikası, üreticiye destek olmuştur. TMO’nun bu politikası için Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Tarım ve Orman Bakanımız Sayın Vahit Kirişci’ye, Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Nureddin Nebati’ye, TMO Genel Müdürü Sayın Ahmet Güldal’a ve tüm destek verenlere teşekkür ediyoruz. Yumurta fiyatının en makul seviyede gitmesi üreticinin kapasite düşürmemesine bağlıdır. İstikrarlı üretim, zarar ettirmeyen istikrarlı fiyattan kaynaklanır. Tüketicinin ucuz yumurtaya devamlı ulaşımı için üreticinin devamlı kollanması gerekir. Önümüzdeki süreçte devlet kademesinin “üreticiyi, tüketici için koruyacağını düşünüyor”, zarar kaynaklı kapasite daralması olmayacağını ve olağan üstü fiyat artışlarının kesinlikle olmayacağını düşünüyoruz.

YUMURTA ÜRETİM MALİYETLERİ ARTIYOR

Yumurta sektörünün en önemli girdi maliyetleri nelerdir? Bunların düşürülmesi için neler yapılmalıdır?

Yumurta sektörünün en önemli girdi maliyeti yem fiyatlarıdır. Tüketilen 1 adet yumurtanın “maliyet” fiyatının yüzde 83’ü yem, yüzde 12’si yarka (yumurtlamaya hazır piliç) oluşturmaktadır. Üretim öncesi bedeli ödenmiş bu iki kalemin geri dönüşü uzun aylar almaktadır. Yemin ise yüzde 65’ini mısır oluşturur ki; mısır fiyatının ani artış ve düşüşü bizi doğrudan etkileyen en önemli etkendir. Vatandaşın yumurta tüketmesinin uygun olduğu fiyattan geri giderek üreticinin mısır girdi bedelinin belirlenmesi yumurta piyasasını istikrarlı hale getirecektir. Diğer yem girdilerinin nerdeyse tamamı döviz endeksli olduğu için döviz kuru da yumurta üreticisini doğrudan etkilemektedir.

Yumurta sektörü temsilcisi olarak çeşitli devlet yetkilileriyle görüşüp sorunları anlatıyorsunuz? Bu temaslarınızdan beklentileriniz neler? Yetkililer taleplerinize nasıl yaklaşıyor?

Devletimizin tüm organları müteşebbislere yakınlık göstermekte, herkesi pür dikkat dinlemekte, sorunu çözmek adına imkanlarını seferber etmektedir. Muhatapları Birlik düzeyinde olunca görüşmeler hep toplantı formatında olmakta ve projelerimize dikkat kesilmektedirler. Gösterilen ilgi alakaya teşekkür ederiz. Ama 85 milyon tüketicinin olumsuz etkilenmemesi için yapılan çalışmalarda üreticinin taviz vermesi ve sonradan üreticinin korunması ihtimali değerlendirilmektedir. Eğer yapı, tüketici lehine “üreticisini koruyan” sistem, tüm çalışmaların başı kabul edilirse 3. Tarım Şurası sonuç bildirgesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamalarına uymuş oluruz.

FİYAT ARTIŞLARINDA ÜRETİCİNİN SUÇLU GÖSTERİLMESİ HAKSIZLIK

Fiyat artışları yumurta tüketimini etkiledi mi?

Fiyat artışları maalesef insanlarımızı olumsuz etkilemiştir. Geliri yükselmeyen tüketici her şeyde olduğu gibi yumurtaya da tepki göstermiştir. Lakin tüketimi elzem olan, beslenmekte muadili nerdeyse olmayan yumurtanın tüketimi fiyatla alakalı olmamalıdır. Evet fiyat artış tepkisi tüm ürünlere olmuştur. Ama anlaşılmayan konu, tüm piyasa atışları, ekonomik sıkıntı kaynağı yumurta gibi gösterilmektedir. Evet ekonominin göstergesi mutfak, mutfağın göstergesi yumurtadır. Ama yumurtaya ayrılan aylık giderden, gelen zamların karşılığı, aylık 1-2 paket sigara veya bir cafede 4-5 arkadaşın kahve parası kadardır. Gerçekten önemsediğimiz bu bedelin, diğer emtia ve gider artışları arasında hedef gösterilmesi bizi üzmektedir. Yumurta üretici fiyatının yüzde 30 zarardan ani bir şekilde maliyetine sıçraması, marketlerin kar marjlarını yüksek tutması tüketiciyi haklı olarak sitem ettirmiş ama suçlunun üretici gösterilmesi haksızlığını yaşatmıştır.

TÜKETİCİYİ KORUMAK İÇİN PERAKENDE YASASI ONAYLANMALI

Yumurta sektörünün rekabet gücünü nasıl artırabiliriz?

Yumurta sektörünün rekabet gücüne ihtiyaç yoktur. Her şartta tüm dünya ülkeleri ile rekabet ortamı yaşamaktayız. Ama zarar etmeden dünya pazarında da iç piyasada da “sürdürülebilir” olmak için haksız rekabetin engellenmesi, alım gücü yüksek alıcılara üreticinin yem edilmemesi, tüketiciyi korumak için acil perakende yasasının onaylanması gerekmektedir. İleri işlenmiş tesis ve yumurta stok yönetim gücü üreticimizi güçlendirecektir.

Yumurta fiyatının artmasında veya düşmesinde zincir marketlerin etkisi nedir? Bu etki nasıl kırılabilir?

Yumurta fiyatlarının üretici ve tüketici aleyhine değişmesi, alım gücü yüksek alıcılar tarafından belirlenebilmektedir. Bu alıcıların kar marjlarını yüksek tutması tüketiciye yüksek fiyat olarak yansımaktadır. Devletimizin enflasyonla mücadele kapsamında marketlere baskısı, “kesin kar” tabusu üreticiden maliyet altı alım zorlamasına kadar gitmektedir. Üreticinin stok sevk yönetiminin güçlü olması olumsuz etkiyi kaldıracaktır.

Vatandaş yumurta alırken nelere dikkat etmelidir?

Yumurta alırken dikkat edilmesi gereken hususlar, akışın hızlı olduğu yerlerde yumurtanın sağlıklı satışı kontrol altında olduğu için büyük ihtimalle sağlıklı yumurtalardır. Bizim dikkat etmemiz gereken konu, “Doğru yumurtaya doğru bedel” ödemektir. XL, L, M, S ebatlarında satılan yumurtalar fiyat itibarı ile farklıdır. Marketlerde genelde “M” sınıf tercih edilse de fiyat daima 63-72 gr “büyük boy” yumurta üzerinde tartışılır. Etiket bilgilerinin doğruluğuna emin olmak gerekir. Etiketsiz yumurtalar her zaman suistimale açıktır. Ayrıca farklı yetiştirme metodu kullanılan yumurtaların doğruluğundan emin olmak için “sertifika”larının muhakkak kontrolü gerekmektedir. Sahte sıfatlı yumurtalara itibar edilmemelidir.

Asıl yapmamız gereken yumurtayı aldıktan sonra muhafazadır. Ambalaj naylonundan hemen çıkarmak ve kutusu ile sabit ısı +6,+10 derece aralığında, güneş, ısı, toza, kokuya maruz bırakmadan, yıkamadan (kırımdan 10 dk önce yıkanabilir) muhafaza etmek, kayısı kıvamından daha katı ve aşırı süre ile haşlamadan tüketmektir. Yumurtanın içinde bulunmayan tek vitamin “c vitamini”dir. Maydanoz, tere, yeşil biber bu açığı kapatacaktır.